OKUL DÖNEMİNE BAŞLAYAN ÇOCUĞA NASIL YAKLAŞILMALI?

Psikolog İrem Bilgin ATA

9/7/2025

Yaz tatilinin ardından okul dönemine başlamak hem öğrenciler hem de ebeveynlere farklı duyguları beraberinde getirebilir. Heyecan, merak, belirsizlik, kaygı ve umut. Tüm bu duygular sürecin doğasında olan sağlıklı bir durumdur. Ancak bu dönemi ruhsal açıdan destekleyici bir şekilde geçirmek çocuğunuzun uyum sürecini kolaylaştırır. Bunu nasıl saylayabilirsiniz?

1. GEÇİŞ DÖNEMİNİ KABULLENMEK

Tatilden okula geçiş öğrenciler için ani bir tempo değişikliğidir. Çocukların bu dönemde uyku düzeni motivasyon ve dikkat toplama konusunda zorlanmaları normaldir. Ebeveynler bu süreçte sabırlı olmalı ve sürecin doğasının bu olduğunu kabullenmelidir. Bu dönemde gösterilen anlayış çocuğun sürece daha rahat adapte olmasına yardımcı olur.

2. KAYGIYI NORMALLEŞTİRMEK

Çocuğunuz kaygısını bazen dile getiremese de bu yaşanmıyor anlamına gelmez. Acaba başarılı olabilecek miyim? Arkadaş bulabilecek miyim gibi sorular çocuklarda endişe yaratabilir. Bu kaygıları yok saymak yerine çocuğunuzun duygularını fark edip dinlemek çocuğa ben buradayım mesajı iletir ve bu da kaygıyı yönetebilmesini sağlar. Buna örnek olarak bende senin yaşlarındayken okula giderken midemde kelebekler uçuşurdu bu duyguları yaşaman çok normal gibi cümlelerle çocuğunuza güven verebilirsiniz.

3. GÜVENLİ İLİŞKİLER KURMAK

Bir çocuk için en büyük güç kaynağı yanında onu dinleyen ve anlayan bir yetişkinin olmasıdır.

Ebeveynler çocuklarına okul sürecinde başarı değil duygularının da değerli olduğunu hissettirdiklerinde kendilerini daha güçlü hissederler. Sadece başarı üzerine konuşmalar yapılmasından ziyade çocuğunuzu olduğu gibi kabul ettiğinizi ve hata bile yapacak olsa orda olduğunuzu bilmeye

4. RUTİNLER OLUŞTURUN

Çocuklar kendilerini en görülebilir ortamlarda güvende hissederler. Bu nedenle okul dönemi başlamadan önce uyku, yemek ve sorumluluk alanlarını oluşturmak önemlidir.

Oyunla okul provaları: Evde çocuğunuzla öğretmen- öğrenci oyunu oynayın, zil çalınca ‘ders başladı, teneffüs’ gibi canlandırmalar yapın.

Ayrılık alıştırmaları: Öncelikle anaokul ve ilkokula başlayan çocuklarda kısa süreli ayrılıklar yapılarak bu duruma alıştırılabilir. Örneğin saklambaç oyunun burada kullanabilirsiniz. Gece olduğu zaman hepimiz yataklarımıza saklanacağız ve sabah olduğu zaman hepimiz birbirimizi bulacağız bu gibi telkinler çocuğa aslında ayrılığın tamamen geri dönülmez olmadığını anlatmakta işe yarar. Güvenli bir şekilde aileye geri döneceğini bilmek çocuğu rahatlatır.

Sorumluluk verme: çocuğunuzu okulda alacağı sorumluluklara hazırlamak adaptasyon sürecine destek olur. Çantasını kendinin hazırlaması, kıyafet seçiminin kendisine bırakılması gibi sorumluluklar verilebilir.

5. KÜÇÜK HEDEFLER, BÜYÜK BAŞARILAR

Özellikle yeni dönemde küçük hedefler koymak çocuğun özgüvenini destekler. Büyük beklentiler yerine adım adım ilerleme hem kaygıyı azaltır hem de motivasyonu güçlendirir.

EBEVEYNİN ROLÜ

Bunu kaygı verici bir dönem olduğunu ve çocuğunuzdan ayrışmanın zor olduğunun farkındayız ancak bu ayrışmanın daha sağlıklı bir yerden olabilmesi için siz ebeveynlere birtakım sorumluluklar düşüyor. Ebeveynin aşırı kaygılı veya endişeli olması çocuğa da geçer. Çocuğunuzun yanında sakin, güven veren bir tutum içinde olmak gerekir. Vedalaşırken hüzünlü olmak çok doğal ancak bu hüznü çocuğa aktarmadan vedayı net ve kısa tutmak önemlidir. ‘Okul bitince seni bulunduğum yerden alacağım’ deyip bu sözü tutmak güven bağını güçlendirir ve çocuk terk edilme kaygısının böylelikle yavaş yavaş üstesinden gelmeyi öğrenir. Ebeveynin rolü rehberlik etmek, düzen oluşturmak ve duygusal güven sağlamak üzerine kuruludur.